ah


"bu şehrin en cool insanıyla dün gece tanıştım. ama bil bakalım ne oldu? yarın berlin'e taşınıyormuş, god damn it! " dedi. bunu dediği anda yüzümü nasıl dökmüşsem artık, kireç gibi filan oldu mübarek. anlayamadım, ne diye böyle yaptım. çocuk muyum ben? kendimi bir halt mı zannediyorum?

işte aradan geçen birkaç milisaniyede yüzümün renginin değişimine engel olamayınca, bendeki renk atışının farkına varmış olacak ki, bir de "pardon pardon. bu şehrin en cool insanı olabilecekti belki o. ama senin varlığını hesaba katmayı unutmuşum" diye eklemez mi sonra allahsız kitapsız? ve bu gelen cümlelerin hemen ardından, yine taş çatlasa bir iki saniye sonra, yüzümde bu sefer ani bir tersinir değişim vukuu buldu elbet sayın seyirciler. sırıtık bir ifade kondurdum yani, tüm ekşiliğim tuzla buz oldu, anasını satayım. utan ulan utan! allahım neden? çocuk muyum ben, iki cümlecikle ruh halim türevi alınamayacak değişimler geçiriyor ve ben bunun dışa yansımasına engel bile olamıyorum! çocuk muyum ulan ben? söylesene!

ardından "görüyorsun togliatti, neredeyse senin kadar cool olabilecek insanlar bile var, şaşırtıcı değil mi?" diyince "evet gerçekten inanılmaz" diye karşılık verdim ben de, sırıtmaya devam ederek.

4 comments:

seyyarat said...

Oo yee gerçekten inanılmaz :)

Ben de arkadaşlarımı yedirip içirip zorla ne süper bir insan olduğumdan bahsettirdim. Yani "beterin beteri var haline şükret dostum."

Anonymous said...

çocuksun çocuğum çocuğuz

Tolga said...

mesele "ne" cocugu olmakta sanirsam :)

Anonymous said...

çoğu zaman onun bunun çocuğu