Hayat ve ilişkiler, kimsesizliğinizi kavramanız için çok fırsat sunar size; gerisi size kalmıştır…Ya inanır ya da avunmayı sürdürürsünüz.Bu konuda gerçekten özgürsünüzdür. ”
“…Deliler, şizofrenler, filozoflar ve şairler dışında herkesin bir ‘kimsesi’ vardır; tabii bir de genellikle yok sayılan kimsesizliği… Çünkü insan, hep kimsesine bakan, kimsesizliğini ise inadına yadsıyandır… Bu yüzden ‘derdini söylemekle ona çare bulmanın aynı şey olmadığını’ anlayıncaya dek, hep ağlaya sızlaya koşar dururlar kimselerine; çünkü insan, sürekli avunması ve avutulması gereken bir varlıktır.”
[Yılmaz Odabaşı, Herkesin bir kimsesi bir de kimsesizliği]
Gerçi bu kadarı yeter ama tamamı şurada alıntılanmış.
3 comments:
Guy de Maupassant'in Yalnizlik'ini animsatti bana bu satirlar, ben de ondan su alintiyi paylasayim:
"...arkadaşım mırıldandı: “zavallı insanlar! yalnızca midemi bulandırmıyorlar, sonsuz bir acıma da uyandırıyorlar bende. insan hayatının gizemlerinden birini keşfetmeyi başardım: bizim varoluş sıkıntılarımız son derece yalnız varlıklar olmamızdan ileri geliyor ve bütün çabamız, bütün eylemlerimiz bu yalnızlıktan kaçmaya yönelik. şunlar, açık havada bir banka çökmüş şu aşıklar da bizim gibi, bütün diğer varlıklar gibi bir dakikalığına bile olsa yalnızlıklarından sıyrılmanın yolunu arıyorlar ama yine de yalnızlar ve aynı bizim gibi, onlar da hep yalnız kalacaklar.
insan yalnızlığı daha az ya da çok hisseder, hepsi budur..."
velhasil; delilik guzel sey.
Biliyorum ki kimsesizligim yalnizligim degildir. Ya bu yalnizligim ne ola ki?
Post a Comment