"and you want to travel blind..."

Özgürlük dediğin bir yol, sahipsiz kaldığın, temelsiz, köksüz. Aklına takılan bir mesele hakkında düşünürken, yorgun düşüp uykuya daldığın bir düş. Tam uykudan uyandığında sap gibi kaldığın ara basamak.

Birinin sorduğu soruya, kafanı sallayıp cevap verirken yüzünde beliren anlık sırıtış. Sensiz bir gülüş. Sensiz bir boyun. Sensiz bir dünya. Alis'in o gıcık kedisi işte özgürlük.

Ancak elimizdeki herşeyi kaybettiğimizde kendimizi bulabileceğimiz, kendimizi yoklukta aradığımız bir düş. Bunu ancak düşçüler anlar. Rüya sonrası uyanamayanlar. Her bir adımda bir bilinmeyene çarparak zenginleşecegi umudu ve dürtüsüyle soluk alabilenler. Bu susuzlukta boyuna kürek sallayanlar. Bir sözcüğe aklını takıp çıldıranlar. Acıya, ayrılığa, kahrolmaya gülenler.

Paranoya aslında herşey. Kendinden asla emin olamama. Kendinle asla çakışamama. Asla dediğine inanmama. Ama günü gelince kendinden çok ötekine inanabilme. Yağmur yağınca etrafına çamur sıçratabilme, arkadaşın sosisli yerken kurşun kalemin sıfırnoktayedimilimetrelik ucunu sosisin ortasına batırıp gıcıklığın üst mertebelerine erişebilme, o an arkadaşın yüzünü buruştururken, birden üstünüzden bir ütü geçmişçesine dakkalarca histerik histerik gülebilme birlikte. Birlikte, aslında bir parodi herşey.

9 comments:

Elestirel Gunluk said...

sizofreni desene buna... Bi ara keske sizofreniyi anlayabilmek icin gecici sizofren olabilseydim diye gecirmistim icimden. Hani Mulksuzlerde adam diger dunyaya gider ve doner ya aynen oyle iste...

Sonra da tirstim acikcasi. Kicim yemedi yani... O zaman bu zamandir normal olmak icin nasil cabaladigimi anlatamam :-) Birin blogunda vardi bir soz; insanlarin normal kalmak icin ne denli caba serfettiklerinden bahsediyordu...

Poema Insurrectum said...

Şizofren olunmaz, doğulur. Eğer olabilseydik, her şey çok daha güzel olurdu diye tahmin yürütmekteyim...

togliatti said...

Yazinin sizofreni ile (nerdeyse) hicbir ilgisi yok.

Ben direkt sizofreniye guzelleme yapilmasini da anlayamiyorum. [Deleuze bile "Sizofreni ve kapitalizm"i yazdiktan sonra, Fransa'da birden sizo olmaya merak salan "komik" genclikle alay eder.]

Paranoyaklik, sapkinlik, nevrotiklik gibi psikotiklik (sizoidlik) de bir pozisyona denk duser ve tek basina bir pozisyona ovgu yapilmasini ben , kendi adima anlayamam.

Gidin bir de bu patolojiden dolayi aci cekenlere sorun, guzel mi degil mi diye.

Poema Insurrectum said...

Tolga, konuya ucundan girdiğim için sana verilecek cevabı EG'ye bırakıyorum, külliyattan alıntı yapmanıza da hasta oluyorum eklemeden geçemeyeceğim...

Eleştirel Günlük said...

Yazinin neyle ilgisinin oldugunu sana mi soracagiz ya alla allaaa... :-)

Metnin okunusunun evrenselligi mi varmis abi. Bak millet incili ve Kuran'i
yuzyillardir ayni okuyor mu?

Ben yaziyi okurken sosyal ve ideolojik olarak yeniden yapilandiririm
(construct).

togliatti said...

Yok ben de "yazan" olarak degil yorumcu olarak "yazinin ilgisi yok" demistim zaten :)

sorun ilgi degil, bu sizofreni guzellemesine taktigimdan oldu. yani disardan kolay gorunuyor, "keske ben de olsaydim" triplerine girilebiliyor ya bir parmak basmak istemistim.

amannn bosverelim, simdi hic tartisacak zaman degil zaten, bahar vakit, yatin agaclarin altina gitsin, pofurdeyelim sigaramizi ya da o an yanimizda ne varsa :)

newroz piroz be. (benim newroz gec geldi bu yil da, o bakimdan)

Eleştirel Günlük said...

:-)

Newroz piroz be!

madafaka said...

yalnız abicim bu yeni tema pek güzel olmuş, ben söylemeden geçemedim, artık o derece.

absurd bey said...

ve sen onunla gitmek istersin, ve nedensiz gitmek istersin.. İstanbul'dan, Absurd Bey'den selamlar Tolga, gel de ucuz barlarda ucuz içkiler içelim.