Hüzün: o yoksa aşk yok.
Varlık: sarılabileceğimiz biçemsiz, değişmekten yorulmayan anne kucağı.
Ana: Maksim Gorki
Baba: lar ve oğullar
Halimiz: rezalet ama çelişkilerimizden çelikleşen bir yer olmalı.
Delilik: aklı başında olanı da mümkün, ve o eşsizliğe sahip çıkmak gerek.
Skor: doğar doğmaz bir sıfır yenik başladık - ve ana rahminden ayrıldığımız andan itibaren yediğimiz her gol iki sayılıyor.
Gökkuşağı: ona dokunmak derdim hala var ve hep olsun.
Lokavt: beni boykot etmek hepinizin hakkıdır.
Düş: bir ırmağa bakıyordum, kendi yüzümü göremiyordum.
Düşeş: bu tepelerden yansıyan ses neden benim değil?
His: sevinçlere katık edilmiş acıları yeniden algılamak için bu kadar çabalamak ne garip.
İz: bana attığın her tokat yanağımda kalıyor.
Arzu: bir şişeyi denizde bilinmeyen bir yere attığımda, birinin şişedeki kağıdı okumaya yeltenmesi ihtimalini düşlemek güzel. böyle birşeyin olması süper az ihtimal olsa da, bu böyle. bu ihtimal için savaşmak, bir hiç'in sıfırdan hep bir epsilon kadar uzak olması demek. object petit a demek.
Maddi Belirlenim: Ankara'da dolmuş İstanbul'da minibüs demeyi öğrenebildim nihayet.
Maddi Belirlenim Reloaded: bu rezil materyal koşulların hayal-i aşk'ı mahvetmesi ihtimali sinir bozucu.
Nüfus: bu yolda ölenler olsun. mum gibi sönenler olsun. çok fazlasınız.
Siyasi görüş: demokratik bir taklitçilikten yana değilim. canavarca bir özgünlükten yanayım.
Yazı ve tura: Sinikliğim ve ciddiyetim.
Unutulmayan sahne: Le feu follet @ Cafe de Flore